<div><strong>Metin MERCİMEK</strong></div> <div> </div> <div>“Allah’a dua etmek, talepte bulunmak şekle bağlı olmayan bir istektir. Yani duanın belli ve şekli formülü yoktur. İçimizden geldiği gib, hiç bir koşula bağlı olmadan her yerden her zaman dua edilebilir ve de dileklerimizi iletebiliriz. Bu dileklerimizi nasıl ifade etmemiz değil, o kelimelerin arkasında niyet ve düşünce çok önem taşımaktadır. Zira Allah söz konusu o niyeti görür ve bilir. Onun içindir ki temiz, samimi, bencillikten uzak, başkalarının da hayrına olan niyetler dualarımızın kabul etmesini gösterir. Mübarek Ramazan gününün kutsallığında, dualarımızı eksik etmeyelim diyor ve hayırlı Ramazanlar diliyorum.”</div> <div> </div> <div>Ahmet SÖĞÜT</div> <div>İstanbul Kilis Vakfı Yönetim Kurulu Üyesi</div> <div> </div> <div>Dua; Tanrı’ya yalvarma, yakarış demektir. Yani Tanrı’dan hayır dilemektir. Aynı zamanda dua; küçükten büyüye, aşağıdan yukarıya doğru işleyen bir istektir. Bu konuda almış olduğum bilgilere göre, kutsal günlerde yapılan dualar daha tesirli ve daha makbul olduğu bildirilmektedir. Özellikle on bir ayın sultanı olan Ramazan ayında yapılan duaların çok sevap taşıdığı da ifade edilmektedir.</div> <div>Yaşam sürecimizde ihtiyacımız olan herhangi bir şeyi elde etmeye istekli olsak bile, ona ulaşmada güçsüz ve aciz kalırız. Böylece Yaradan’ın bu duamızı işiteceğini isterse ihtiyacımızı gidereceğini biliriz. Çünkü Allah’ın gücü sonsuz olduğu için rahmet ve iyilikleri boldur.</div> <div>İçimizden geldiği gibi, hiç bir koşula bağlı olmadan her yerden, her zaman Allah’a dua edilebilir ve de dileklerimizi iletebiliriz. Bu dileklerimizi nasıl ifade etmemiz değil, o kelimelerin arkasında niyet ve düşünce çok önem taşımaktadır. Zira Allah söz konusu o niyeti bilir ve görür. Onun içindir ki temiz, samimi, bencillikten uzak, başkalarının da hayrına olan niyetler, dualarımızın kabul etmesini gösterir.</div> <div>Kim bilir Yaradan’ın ne kadar geniş bir haznesi var ki, her dileyen kullara dilediklerini vermektedir. Çünkü Yaradan, dini yorumlayan âlim ve mutasavvıfların belirttiği gibi, dünyada mevcut tüm nimetleri kulları için yaratmıştır. Şimdi burada üzerinde durmamız gereken önemli nokta ise şudur. Yaradan kulları arasında ayırım yapmaksızın tüm dualarını dinler ve de kabul eder. Eğer isteklerimiz gerçekleşmiyorsa, yani dualarımız kabul edilmiyorsa bilmemiz gerekir ki kusur bizlerdedir. Belki de Allah’a gerçek ihtiyacımızı içermeyen taleple gitmekteyiz. İşte bu talep yanlış bir taleptir. Veya başka bir değişle dilemiş olduğumuz şey, gerek bizim için, gerekse toplum için hayırlı olmayan bir istek olmayabilir. Bir de şu var ki, neyi hangi amaçla istediğimizin farkında olmayabiliriz. Bu nedenle hedefe tam olarak varabilmek ve bu hedef hakkında tam bir bilinç sahibi olduktan sonra, Allah’a ulaşabilmemiz mümkün olacaktır. Bilemediğimiz herhangi bir şeyi Allah’tan istemek de her halde yanlış olur. Talebimiz kalbimizde, zihnimizde mutlaka yer almalıdır ki, biz de bunu Allah’tan isteyelim. Kendimizin benimsemediği veya önemsemediğimiz bir dileği tabi ki Allah’tan istemememiz gerekir.</div> <div>Ayrıca önemli bir husus da bencilliği içine alan dualarda mevcuttur. Eğer yapacağımız dua yalnızca kendimiz için ise, tamamen bencillik duygusu içinde yer aldığını unutmamamız gerekir. Buna şöyle bir örnek verebiliriz. Halkımız arasında çok yanlış olarak yorumlanan bir atasözümüz vardır. “Bana dokunmayan yılan bin yaşasın” da belirtilen düşünce, sadece kendi çıkarını hedefleyen bir bencil görüşten başka bir şey değildir. Bu örnekten hareket ederek, Allah’ta bencil olan taleplerimizi değil, bütün kulların hayrına olan dileklere cevap vermektedir.</div> <div>İşte İstanbul Kilis Vakfı Yönetim Kurulu olarak, içinde bulunduğumuz şu mübarek Ramazan günlerinde, Yaradan’a kolay ulaşmak ve de dualarımızın çabuk gerçekleşmesini istiyorsak, içimizde dolaşan iyi niyeti eksik etmememizi düşünüyor ve “Ramazan Düşünceleri”nin bir başka güzelliğinde yeniden buluşalım diyoruz.</div>