Meyve, Çiçek, Gıda Üstüne Bestelenen Kilis Türküleri

Metin MERCİMEK

 

Geleneksel halk kültürümüzün en önemli değerlerinden biri olan halk türküleri, Orta Asya’dan koparak gelen bir destan konumundadır. Türk Halk Edebiyatı’nda bir şiir türü olarak bilinen türküler, çoğunlukla hece vezni, az olarak da Aruz vezni ile yazılmış ve bestelenmiştir. Kilis türkülerine bir göz attığımız zaman, 1 çiçek, 1 tatlı (Gerebiç), 1 süt, 1 yoğurt ve 8 çeşit meyve üzerine türkü yapılan tek ilin Kilis olduğunu görürüz. İşte bu başarı Kilis insanının müziğe karşı ne denli önem verdiğini göstermiş ve ülkemizde neşeli, sevilir formunda türkü yaptığı kanıtlanmıştır. O nedenle Kilis Vakfı yönetim kurulu üyeleri olarak Kilis insanımızdan gurur duyuyor ve onları alkışlıyoruz. 

Aslı AKTÜRK PEHLİVANLAR 
İstanbul Kilis Vakfı Başkan Yardımcısı

Kilis türkülerinin asıl özüne indiğimiz zaman, Türk Halk Müziği’nin en köklü ve en sağlam türkülerinden biri olduğunu görürüz. Bu konuda Anadolu’muzun birbirinden güzel türkülerini derleyen Muzaffer Sarısözen, Kilis türküleri hakkında bakınız ne güzel söylemiş: “Kilis türküleri,  Anadolu türkülerinin ana yapısı formundadır.” demiştir. Ayrıca Kilis türküleri renkli ve neşeli olması nedeniyle, tüm dinleyenlere huzur ve mutluluk vermektedir.
Diğer taraftan Kilis türküleri, Anadolu türküleriyle tamamen bir farklılık göstermekte ve kendine özgü bir şekli ortaya koymaktadır. Özellikle bu türküler, Barak Havaları hariç, hiç bir zaman acılara ve ölüm temasına yer vermemiş, daha çok akıcı ve neşeli bir formda işlenmiştir.
Kilis insanı, avlusunda yetiştirdiği, karanfil çiçeğini, her Ramazan’da yaptığı tatlısını (Gerebiç)’i, sofrasından eksik etmediği süt ve yoğurdu üzerine ayrı ayrı besteler yapmıştır. Şimdi karanfil çiçeği üzerine yapılan türkümüzü birlikte görelim:

KARANFİL DESTE GİDER 
KOKUSU DOSTA GİDER
GÖNLÜM SENDEDİR
SENİN GÖNLÜN KİMDEDİR. 

Kilis Keçisi yetiştirerek sütünden faydalanan Kilis insanı, süt üzerine de bir türkü  besteleyerek ülkemizde ün yapmıştır. Bu türkünün bir dörtlüğünü görelim:

SÜT İÇTİM DİLİM YANDI
DÖKÜLDÜ KİLİM YANDI
BEN KİLİM DE DEĞİLEM
BAHÇEDE GÜLÜM YANDI.

Kilis insanı her Ramazan ayında “Gerebiç” isimli gurabiye türü tatlısını yaparak, bunun içinde bir türkü bestelemiştir. Geliniz bu türkünün bir bölümünü görelim: 

KARATAŞ BOYANIR MI
ÖPSEM YAR UYANIR MI 
SEN ORADA BEN BURADA
BUNA CAN DAYANIR MI?
 TINGIR MINGIR TINGIR AĞA GEREBİÇ
 TINGIR MINGIR TINGIR PAŞA GEREBİÇ.

Kilis insanı yoğurda o kadar önem vermiş ki, yoğurdu zevkle tüketmek için kap kacağı sık sık kalaylarmış ve bunun üzerine güzel bir türkü bestelemiştir. Şimdi bu türkünün bir kıtasını birlikte görelim:

KALAYLI TAS YOĞURDU
SENİ KİMLER DOĞURDU
SENİ DOĞURAN ANA
BAL İLE Mİ YOĞURDU?

Şimdi de ülkemizde sadece 8 meyve üzerine beste yapılan Kilis türkülerini tek tek görelim: 

Kilis’te meyve türküleri denince, ilk aklımıza üzüm gelmektedir. Kilis insanı yüzyıllar boyu üzüm bağına çok önem vermiş hem sofrasından eksik etmemiş hem de üzüm bağı üzerine beste yapmıştır. Şimdi bu güzel türkümüzün sözlerini birlikte görelim:

“KİLİS BAĞLAR ÜLKESİ (AMAN AMAN)
BAĞLAR ÜZÜM BÖLGESİ
ÜSTÜNDEKİ SALKIMLAR (AMAN AMAN)

BU SENENİN MEYVESİ.

GEL GÜZEL KİLİSLİ KIZ
ÇİÇEKLERLE SÜSLÜ KIZ
BEYAZ KUĞULAR GİBİ
KİRPİKLERİ SÜSLÜ KIZ.”

Kilis Akdeniz bölgesi sınırları içinde olmasına rağmen, nedense elma yetiştirmeye hevesli olmamış. Ancak elmayı türküsünden eksik etmemiştir. İşte elma üzerine bestelenmiş olan türkümüz:

“ELMA TEKERLENDİ YAR
GÜZEL ŞEKERLENDİ YAR
ELMA TEKERLENDİ YAR 
GÜZEL ŞEKERLENDİ YAR.

GELİNE BAK GELİNE
KINA YAKMIŞ ELİNE
GELİN KÜSMÜŞ GİDİYOR
BABASININ EVİNE.”

Kilis, en güzel ve en lezzetli karpuz yetiştiren yörelerden biridir. Özellikle eski yıllarda kalın kabuklu sarı karpuzun çok ekildiği bir ildir. Kilis bu kez güzel duygularını karpuz üzerinde göstermiş ve “Karpuz Kestim Sulandı” bestesini ortaya koymuştur. Şimdi bunu hep birlikte görelim:

“KARPUZ KESTİM SULANDI
GİNE GÖNLÜM BULANDI
MAHMUR GÖZLÜM BAŞINA
MAVİ DOLAK DOLANDI.”

Kilis’te yetişen en önemli meyvelerden biri zeytindir. Gerek kutsal bir meyve oluşu gerek yağının çok şifalı olması nedeniyle, Kilis insanının sofrasından hiç eksik olmamıştır. Bu güzel meyve adına bestelenen türkümüzü hep birlikte görelim:

“ZEYTİN YAPRAĞI YEŞİL (AMAN BİR YAR ELİNDEN)
ALTINDA KAHVE PİŞİR   (YANDIM BİR YAR ELİNDEN)
BENİ SANA VERMEZLER (AMAN DA BİR YAR ELİNDEN)
AKLIN BAŞINA DEVŞİR.” (OY NERELERE GİDEM ELİNDEN)

Diğer bir meyvemiz erik ağacıdır. Kilis’te “İçeri Bahçe” denilen bostanda, yeşil erik, sarı erik ve kırmızı erik yetiştirilmiş ve erik üzerine akıcı ve neşeli bir türkü yapılmıştır. Şimdi bu türkünün sözlerini birlikte görelim:

“SİNİYE KOYDUM ERİK
YÜREĞİN BAŞI DELİK
AHA BEN GİDİYORUM
NE VERİRSEN TEBERİK.

SALLAN DA GEL MALIM SALLAN DA GEL
MOR FESİ BİR YANA EĞDİR DE GEL
KALİÇLİ POTİNİ KAYDIR DA GEL.”

Kilis’te yetişen diğer bir meyve türü de duttur. Kilis’te dört çeşit dut yetişmiştir.  Birincisi beyaz dut, ikinci siyah dut, üçüncüsü parmak dut ve dördüncüsü ise Şamıduttur. Kilis insanı dut yetiştirmekle kalmamış, bunu en güzel şekilde nağmelere de dökmüştür. Şimdi bu güzel türkümüzü birlikte görelim:

DUT AĞACI DUT VERİR
YAPRAĞINI KIT VERİR
ERGEN OĞLAN ERGEN KIZ
SARILDIKÇA DAT VERİR.

AMANIN DA EMTİ BELİME DE BAS
LİRALARI KALDIR BEŞİBİRLİK AS.”

Kilis’te kuru yemiş denince hemen aklımıza leblebi gelir. Bazı kuru yemiş satan ustalar, leblebiyi özel bir kavurma yöntemiyle daha lezzetli hale getirirlerdi. Bu kavurma işlemine “Dağlı Kudama (leblebi)” denirdi. Kilis insanı yine boş durmamış, leblebi içinde doyulmaz güzellikte bir türkü yapmıştır. Bu güzel türkümüzü birlikte görelim:

“LEBLEBİ KOYDUM TASA
DOLDURDUM BASA BASA
BENİM YARIM ÇOK GÜZEL
AZICIK BOYDAN KISA.

HOP BİCİ BİCİ LEBLEBİCİ
SENİ GİDİ YARAMAZ DALAVERACI.”

Yine Kilis’te yetişen ve Zerdali cinsinden olan “Mişmiş” çok sevilen ve tüketilen bir meyve türüdür. Kilis insanı Mişmiş’i o kadar sevmiş ki, onu hiç dilinden düşürmeyip nağmelere dönüştürmüştür. Ayrıca “Mişmiş Türküsü”, ülkemiz de çok az ele alınan ve Saba makamında bestelenmiş olan bir türküdür. Şimdi bu Saba makamında bestelenmiş olan neşeli türkümüzü hep birlikte görelim:

“BAHÇADA MİŞMİŞ
SARARIP YERE DÜŞMÜŞ
SEVDİĞİM HADDÜÇ HANIM
AKLIMA DÜŞMÜŞ.

EYLEDİR EYLE
DERDİNİ SÖYLE
ARAYIP DA BULAMAZSAN
GEL BANA SÖYLE.

ARABİ FELLAHİ
SEVERİM BİLLAHİ
ÇEKERİM SİLAHI
VURURUM VALLAHİ.”

İşte Kilis insanı, çiçeğini, tatlısını, sütünü, yoğurdunu ve yetiştirmiş olduğu meyvelerini, sofrasından hiç eksik etmemiş ve onları notalara dökerek çok neşeli, akıcı türküler ortaya koymuştur. Kilis Vakfı Başkanı Yaşar Aktürk ve yönetim kurulu üyeleri olarak bizlere güzel türküler bırakan Kilis insanını candan kutluyor ve Kilis’in bir başka güzelliğinde yeniden buluşalım diyoruz.