<div>İNSANIN KATMANLARI, KALİTELİ AHLAK VE ADALET ÜRETMENİN İMKÂNLARI</div> <div>İnsan katman katman yaratılmış.</div> <div>Önce vücudu için, yaşaması için gerekli donanımları oluşmuş.</div> <div>Nefes almak, yemek yeme, üremek, hayatta kalmak en ilkel ama en güçlü duygularımız ve yanlarımız oluşmuş.</div> <div>Sonra bizi diğer insanlara bağlayan sosyal bir varlık yapan ikinci katmanımız.</div> <div>Empati ile beynin daha gelişkin katmanları bu dünyamızı kurmuş.</div> <div>Sosyallik bize güç vermiş, dünyaya yavaş ama istikrarlı bir hâkimiyet kazandırmış.</div> <div>En son üçüncü katman var olmuş. Düşünmemizi, hayal kurmamızı, yaratıcı ve işlevsel kurgular ve kurumlar üretmemizi sağlamış.</div> <div>Medeniyet kurmuşuz, bilim üretmişiz.</div> <div>Bir toplum yeme, içme, barınma, güvenlik sorunlarını vasat bir düzeyde çözünce</div> <div>Sosyal olarak ahlak, hukuk, düzen, medeniyet isteyen bir topluma dönüşüyor.</div> <div>Bu duruma ulaşan insanlarda; diğer insanlara, kurumlara karşı öz güven ile karışık bir bağımsızlık duygusu doğuruyor.</div> <div>Siyasi yapılar genel olarak; diğer insanların kendisine bağlı ve minnet duymasına dayalı bir sistemden güç alıyor. Birey olmayı başarmış, kendi düşünce ve fikirleri olan bireyler gelişmemiş demokrasilerde pek sevilmeyen kişilikler.</div> <div>Bunun içindir ki; geri kalmış demokrasilerde siyasiler toplumun birinci insan katmanını aşmasında çok istekli olmayabiliyorlar.</div> <div>Ancak bu durum bir toplum için büyük risk ve tehlike içeriyor.</div> <div>Temel ihtiyaçlarında devlete, siyasilere, bürokrasiye bağlı bir toplum; gelişkin bir ahlak ve adalet üretme kapasitesini zamanla kaybediyor. </div> <div>Bugün kaliteli bir adalet ve ahlak içeren toplum yapısı arzuluyor isek,</div> <div>İnsanların ilkel temel ihtiyaçlarını devletten, iktidardan, cemaatlerden, bağımsız ürettikleri bir ekonomik ve siyasal sitem kurmanın önemini görmeliyiz.</div> <div>Bu işin çözümünü tek başına siyasilere bıraktığımızda, sorunun çözülemeyeceğini görmek gerekiyor. Genel olarak sorundan güç bulan bir yapı, çözümü coşku ile sahiplenemiyor.</div> <div>Çözüm entelektüeller, filozoflar, ahlak düşünürlerinin rehberliğinde, tüm toplumun katılımı ve katkısı ile çözülecek gibi görünüyor.</div> <div>Ahmet BULUT</div>