Hastane Günlüklerim (2)

Hangi hastaneye giderseniz gidin hepsi kalabalık,hiçbirinde araç park edecek yer yok. Muayene sıralarında uzun kuyruklar var. Hastanelerde o  kadar çok hasta var ki bazı bölümlerde doktor size 3-5 dakikada teşhis koymaya çalışıyor. 
Tahliller,MR'lar,röntgenler,tomografiler...Üstüne üstlük  istenilen tetkikler veya ameliyatlar için çok ileri tarihler veriliyor.
Acil servisler günün her saati kalabalık ve izdihamlı ortamlar.
İnsan ister istemez soruyor; "İnsanlar neden bu kadar çok hasta oluyor?" diye.
"Eskiden bu kadar çok doktor yoktu,bu kadar eczane yoktu,bu kadar ilaç yoktu, bu kadar çok hastanel yoktu!!"
Bu işte bir terslik var gibi.İnsanda aslolan sağlıklı olmak..Hasta olmak arızi bir durum olmalıyken sağlıklı olmak nadirattan oldu.
Son yüzyılda teknolojik gelişmeler bir yandan hayrımıza gibi görünsede genel olarak a dan z ye  herşeyimizi değiştirerek hem insanlığımızı, hem sağlığımızı   hem dünyamızı  bozdu denilebilir.
Hastalıkların ana nedeni gıdalarımızın genetiği ile oynanması ve neredeyse bütün yiyeceklerin fabrikasyon hâle gelmesi gerçeğine dayanıyor.
Suni yiyecek ve içecekler o kadar çoğaldı ki bu ürünlerden kaçabilmek artık  neredeyse imkansız hâle geldi.
Kolalar,sahte ve şekerli meyve suları,şekerli bisküviler, lokumlar, çikolatalar, dondurulmuş ürünler,ekşimeyen yoğurtlar, 2 ay bozulmayan sütler  marketlerin reyonlarının demirbaşı durumunda.
Deterjanlar,kimyasal temizlik ürünleri bütün evlerin dolaplarının değişmezleri..
Vücudumuza ve dünyamıza zarar veren plastikler..  
Bir de yüzyılın vebası durumundaki sigara milyonlarca insanımızı adeta esir almış durumda.
Modernizmin getirdiği işsizlik, fakirlik, eşitsizlik,adaletsizlik,inançsızlık,mutsuzluk hareketsizlik,stres   gibi sorunlar  da hastalıkları tetikleyen önemli unsurlar arasında yer alıyor.
Bütün bu söylediklerimizi 2022 yılının Türkiye hastane istatistikleri ispatlar durumda.2022 yılında 850 milyon adet poliklinik yapılmış.
(Devam edecek)