Evliliğe hazırlanan genç kardeşlerim! Eğer sizin Peygamberiniz (S.A.S.), “Evlenen dininin yarısını tamamlamıştır” diye buyurarak sizi evliliğe teşvik ediyor ve evliliğin önemine dikkat çekiyorsa, sakın unutmayın ki şeytan da dininizin yarısı kadar önemli bir işi ifsat etmek, bozmak ve yıkmak için bin türlü planı, projesi ve tuzağıyla evlilik yolunda sizi bekliyor olacaktır. Hiç aklınızdan çıkarmayın! Şeytan, yuvaları yıkan ilk fitne tohumlarını evliliğe hazırlık sürecinde eker. Evliliğin ilk altı ayında bu tohumları sular ve büyütür. İkinci altı ayında ise yuvanızı bile yıkabilecek meyvelerini toplamaya başlar. Tartışma tuzağı: Hazır olun! Şeytanın sizi bekleyen ilk tuzaklarından birisiyle düğün alışverişi sırasında karşılaşacaksınız. Neyin alınacağı, ne kadara alınacağı, nereden alınacağı konusunda yaşayacağınız ilk tartışma, şeytanın ekeceği fitne tohumları için de ilk fırsat olacaktır. Sakın böyle tartışmalara fırsat vermeyin. Daima birbirinize karşı fedakârlık yapın. İmkânlarınız ölçüsünde, israfa kaçmadan, birbirinizi rencide etmeden, ezmeden, aç gözlülük veya cimrilik yapmadan bu süreci hızlıca tamamlamaya çalışın. Faiz ve borç tuzağı: Eğer bu tuzağı geçerseniz şeytanın yeni bir tuzağıyla daha karşılaşacaksınız. Şeytan, evliliğinizin en tatlı bölümünü bir köle gibi borç ödeyerek geçirmeniz için size cazip fırsatlar sunarak sizi faize ve borca esir etmek isteyecektir. Kimi zaman bir evlilik kredisi, kimi zaman bol taksit imkânı olan bir kredi kartı olarak çıkacaktır karşınıza. Sakın unutmayın! Taksit ve faiz ödemekten başınızı kaldırıp birbirinize bile bakamayacağınız bir hayatta ne mobilyalar, ne perdeler ne de lüks bir evde oturmak size huzur verecektir. Huzur, az da olsa elindekine kanaat etmektedir. Huzur, harama bulaşmadan helalle yetinebilmektedir. “El âlem ne der” tuzağı: Zorlanarak da olsa bu tuzağı da geçerseniz şeytanın yeni bir projesi daha sizi bekliyor olacaktır. Düğün nerede yapılacak? Nasıl yapılacak? İslami prensiplere göre mi yapılacak? Yoksa el âlem ne der ona göre mi yapılacak? Unutmayın! Düğün, dinin yarısı olarak gördüğünüz bir işe attığınız ilk adım olacaktır. Şeytan bu ilk adımınıza muhakkak haram bulaştırmak isteyecektir. İlk adımınızda bir milimlik bile bir sapmaya neden olursanız hedefinizden binlerce kilometre uzaklaşmış olursunuz. İlk düğmeyi yanlış iliklerseniz diğer düğmeler de ömür boyu başınıza bela olur. Evet, belki düğün ömürde bir kere olur. Ama sakın unutmayın! Allah da ömrünüzde bir kere olacak bir işi kimin rızasını gözeterek yaptığınıza muhakkak bakacaktır. Ana-babaya hürmetsizlik tuzağı: Bu tuzaktan da alnınızın akıyla çıkarsanız şeytan sizi en büyük projelerinden biriyle bekliyor olacaktır. Senin annen benim anneme şunu demiş. Senin baban benim babama şöyle davranmış. Sizin akrabalar düğünde şöyle şöyle yapmışlar. Kız kardeşin de düğün alışverişinde böyle yapmıştı… gibi bin türlü planı, projeyi, dedikoduyu karşınıza çıkarıp sizin birbirinize olan sevginizi, saygınızı ve muhabbetinizi bitirmeye çalışacaktır. Akrabalık bağlarınızı öne sürerek sizin birbirinizle olan bağınızı kesmeye çalışacaktır. Sakın bu tuzağa düşmeyin. Unutmayın! Ana-babaya hürmet de, akrabalık bağlarını korumak da Allah’ın emridir. Birbirinizin ana babasına ve akrabalarına hürmet edip, yanlış söz ve davranışları görmezden gelmek, şeytanın belini kıracak ve tüm tuzaklarını yerle bir edecek en önemli adımınız olacaktır. Korkmayın! Allah’a sığının: Tüm bu tuzaklara karşı hazırlıklı olun! Ama hiç korkmayın ve üzülmeyin! Çünkü Allah, evlenenlere yardım eder. Allah size yardım ederse şeytanın hiçbir tuzağı size zarar veremez. Allah’ın size yardımının en önemli şartı ise evliliğinize giden süreçte ve her adımda sadece ve sadece O’nun rızasını gözetmenizdir.