<div>ESKİDEN MAHALLE KÜLTÜRÜMÜZ VARDI</div> <div>Evlerimiz yan yana iken herkes birbirini tanır,komşuluk ve arkadaşlık ilişkileri hasbî (hesaba dayanmayan) olur,hesabî olmazdı.</div> <div>Komşuların çocuklarından biri hata veya yanlış yaparsa annenin veya babanın haberi olurdu.</div> <div>Anne veya baba çocuğunu pedagojik bilgisi olmamasına rağmen terbiye eder,ahlâkî öğretileri yaşayarak gösterirlerdi.</div> <div>Bir mahalle kültürü vardı.</div> <div>Büyüklere,anne- babaya ve öğretmene saygı vardı.</div> <div>Sizden yaşça büyük olanın bile sözü dinlenirdi.</div> <div>Yardımlaşma, ödünç eşya isteme ve iade gelenekleri vardı.</div> <div> Kaynağını dinden alan ve insanları birbirine kaynaştıran sünnet,mevlid,nikâh gibi törenler vardı.</div> <div>Telefon etmeden çatkapı gidip sohbet edebileceğiniz insanlar vardı.</div> <div>Komşuların maddi imkânları birbirine yakındı.Fakir olanlar bilinir ve korunurdu.</div> <div>40-50 yıl öncesine kadar var olan o kadar çok şey kayboldu ki saymakla bitmez.</div> <div>Teknoloji bizi her türlü eşyaya sahip kıldı,bizi müstağni eyledi..</div> <div>Ama dostluk gitti,komşuluk gitti,ruh gitti,mânâ gitti,insanlık gitti...</div> <div>Necip Fazıl ne güzel söylemiş;"Heykel destek üstünde /Benim ruhum desteksiz."</div> <div>Hoşçakalın..</div> <div>Cahit Faruk İslamoğlu</div>