3 Ayların Rahmet İkliminde İyilik

Yahya POLAT

Cenabı Hak ahiret hazırlığı için dünya ve ahirette mutlu olmak için iyiliği emrediyor, kötülükleri, ahlaksızlığı ve haddi aşmayı yasaklıyor.

İyilik yapmak, insanoğlunun dünya ve ahirette lehinedir. Kötülükler ise aleyhinedir. Eğer insan iyilik yaparsa karşılığını mükafat olarak görür. Eğer kötülük yaparsa karşılığını dünyada sıkıntı, ahirette ise azap olarak görür.

İmanla ahirete göçenler için mizan terazisinde sevap ve günahların tartılması vardırç Kur'an'ın beyanına göre bu bir gerçektir. Tartıda, mizanda sevabı ağır gelenler cennete sevk edilecek günahı, ağır gelenler ise cehenneme sevk edilecektir. Sevabı ve günahı eşit olanlar ise cennet ve cehennem arasında Araf denen yerde bekletilecek sonra Cenabı Hak Araf ehline de acıyacak, onlara da “Hadi siz de cennetime girin ey kullarım!” diyecektir.

Ölürken imansız ölenler için ise sevap ve günahların tartılması olmayacak. Çünkü onların dünyadaki iyilikleri imansız öldükleri için değerlendirilmeyecektir (Kehf Suresi ayet 105). Böylece kâfirlerin ve müşriklerin dünyada yaptıkları iyilikler ahirette değerlendirilmeyecek ve boşa gidecektir.

İyiliklerin değerlendirilmesi imanla ölmeye bağlıdır. Madem ahirette müminler için mizan, yani tartı vardır, öyleyse o tartı da sevapların ağır gelmesini sağlayıp cennete gidenlerden olmayı temin etmek gerekir.

Cenabı Hak ölmeden önce hayırlı amellerin gönderilmesini Müzzemmil suresi ayet 20’de açık bir şekilde şöyle öğütlemektedir: Kendi nefsiniz için önceden ne gönderirseniz onu daha hayırlı ve büyük bir mükafat olarak bulursunuz, buyuruyor

Peygamberimiz Aleyhisselam da bir hadisinde şöyle buyuruyor: İnsan vücudundaki sağlıklı olan her eklem için ki bunlar 360'a yakındır, iyilik yapınız, sadaka veriniz, buyuruyor.

Sadaka fakirlere yardım anlamına geldiği gibi her türlü iyilik bunun içerisine girer. Müslim’in rivayet ettiği aynı hadis içerisinde peygamberimiz iyiliklerin çeşitlerini de beyan ediyor ve buyuruyor ki her Sübhanallah her elhamdülillah her Allahu ekber sözleri bir iyiliktir.

İyiliği emredip insanları kötülüklerden yasaklamak, güler yüzlü olmak, her güzel söz ve yumuşak söz namaza giderken atılan her adım bir iyiliktir. Dolayısıyla her gün bu iyiliklerin sayısını 360'a çıkarmak hiç de zor değildir.

Madem vücudumuz sıhhatli ise mafsallarımız sağlıklı çalışıyorsa bunların karşılığında Allah'a şükür için her sağlam eklemin karşılığı için her gün bir iyilik yapmak gerekir. Mafsalları, eklemleri, çalışmayan, gözü görmeyen kulakları işitmeyen, beden ve zekâ özürlü nice engelliler vardır. Onları gördükçe, hatırladıkça her zaman Allah'a hamd etmek ve Allah'a şükür borcumuzu yerine getirmek gerekir.

Eğer bu şükür ve hamd görevi yerine getirilmezse nankörlerden olma tehlikesi de vardır bu ise manevi yönden ve maddi yönden büyük bir tehlikedir.