53 gün süren yoğun bir kuşatma sonuç vermiştir. 21 yaşındaki genç Fatih bir çağı kapatıp yeni bir çağı açmış, Peygamber Efendimizin güzel sözlerine mazhar olarak İstanbul’u almıştır. Bizans İmparatoru Konstantin bekardır dolayısıyla çocukları yoktur. Taht varisleri ise kardeşinin iki oğludur. İstanbul teslim alındığında herkes genç fatihin Bizans’ın varislerini boğdurarak bir devri kapatacağını düşünürken Fatih karşısındaki çocukların korku dolu gözlerine bakarak canlarını bağışlamıştır. Bizans varislerine daha sonra ne mi oldu? Birisi Has Murat Paşa adını alarak Rumeli Beylerbeyi oldu. Diğeri Mesih Paşa adını alarak vezir oldu. 2. Beyazıd döneminde ise Sadrazam olarak devlete uzun yıllar hizmet etti. Büyük tarihçi Heath bu olay karşısında şaşkınlığını gizleyemeyerek “Bu nasıl bir güvendir!” diyecektir. Sabah sabah bunları niye anlatıyorum? Kilis siyaseti uzun süredir dar bir alana çekildi. Bu memleketin çocuklarını ötekileştirip, insanların siyaset üstü dostluklarını hedef aldılar. Sen buna yakınsın, sen bunun adamısın denilerek bu şehre faydası olacak insanları bir sessizliğin içerisinde yalnızlıkla baş başa bıraktılar. Büyük bir ağaç düşünün. Bu ağacın dallarını hedef aldılar. Sen buraya fazla meyve verdin, sen şu tarafa çok gölge düşürdün denilerek ağacın kollarını budayıp küçük olsun bizim olsun zihniyetiyle hareket ettiler. Siyaset insana rağmen değil, insanla yapılır ilkesini göz ardı edip bu şehrin insanlarını kutuplaştıranlar bugün yaptıkları ile yüzleşmeliler. İnandığı değerlere değil kendilerine biat edilmesini isteyenler ağacın budanan kollarına bakarak eserleri ile baş başa kalmalılar. Kilis, uzun süredir keskin bir viraja gireceğini biliyor ve yolun devamı için bu virajı tecrübeli bir kaptan ile dönmesi gerektiğinin farkında. Herkese hayırlı yolculuklar dilerim! A. Haşim Özyurt