Merhum Ekrem Çetin
- 27-02-2024 21:55
- 27-02-2024 22:06
- 968
Arşivimde Kilis eski Belediye Başkanlarından merhum Ekrem Çetin tarafından yaptırılan caminin ayrıntılı bir şekilde tanıtıldığı broşür gözüme çarptı.
12 Nisan 1991'de temeli atılan ve 25 Aralık 1998 Cuma günü saat 11'de açılışı yapılan cami Nevşehir'den getirilen kesme taşlarla ve çift minareli olarak inşa edilmiş.İnşa sürecinde 728 işçi, 21 çırak, 56 kalfa, 42 usta ve 7 teknik eleman çalışmış.
Tarihi camilerimizle ilgili çok sınırlı bilgilerimiz var.Hiç olmazsa yeni yapılan camilerimizle ilgili bu şekilde ayrıntılı bilgiler içeren tanıtım panoları hazırlanıp camilerin uygun yerlerine asılmalı diye düşünüyorum.
*********
Öğle namazı Ballıoğlu Camisi
Bugün öğle namazını müteakip Ballıoğlu Camii'nde Kilis Müftülüğü'ne bağlı Kur'an Kurslarınca aile ve çocuklara yönelik hazırlanan "Filistin Dayanışma Programı'na torunlarımla birlikte katıldık.
Suriyeli ailelerin ve çocukların çoğunlukta olduğu programda Kur'an-ı Kerim tilavetinin ardından çocuklar çeşitli ilahiler ve şiirler okudular. Camide Filistinle ilgili sergiler yer aldı. Çocuklara çeşitli hediyeler takdim edildi.
Çocuklar için unutulmaz bir gün oldu.
Saf zihinlere "Kudüs ve Mescid-i Aksa" bilinci nakşedilen bu güzel programı tertip eden İl müftümüz Alettin Bozkurt hocamıza ve tüm emeği geçen hocalarımıza teşekkür ederiz.
**********
Kudüs Sevdamız
Bizim Kudüs sevdamız 1400 yıl önceye dayanıyor. Antikacı Murat Üzümbalı kardeşimizin dükkânında duvara asılı Mekke, Medine ve Kudüs işlemeli 120 yıllık halılar beni tâ eskilere götürdü.
Üç kutsal şehir bizim vilayetlerimizdi.Ne pasaport ne vize.. Sulh, sukûn ve huzur.
İp koptu,tesbih dağıldı..Ne sulh kaldı ne huzur..
***********
“Yaratmak”
"Yaratmak" kelimesini uluorta kullanmamak gerekir..
Muhtemelen bu kuaför bu kelimeyi modaya uyarak sehven kullanmıştır.
İnsan aslında o kadar aciz ki. Acizliğini de bilmeli.
Eskiler yeni doğmuş bir bebeği severlerken bile "Tüyünü yaratana kurban olurum" derlerdi.
Şimdilerde kavramlarımız ve değerlerimiz bir bir aşındırılıyor ve yok edilmeye çalışılıyor.
**********
Bel Ağrısı
Bugün bel ağrısı şikayetim nedeniyle MR cihazında 5 dakika kaldım.Teneşir tahtası gibi bir yere uzanarak dar bir mekâna hapsolup şiddetli sesler eşliğinde filminiz çekiliyor. Gözüm kapalı 5 dakikanın geçmesini bekliyorum.
Mekânın darlığı ve şiddetli sesler bana ölümü ve mezarı hatırlattı.Tasavvufta var olan "Rabıta-i mevt" aklıma geldi. Ölüyorum. Beni yıkıyorlar. Kefenliyorlar.Tabuta yerleştiriyorlar. Sonra musalla taşı.Namaz kılınıyor. Helallik alınıyor. Üzgün insanlar..Omuzlarda kabre taşıma.Daracık bir çukur. Aceleyle üzerimi kapatıyorlar.Dualar ve dağılma.
Ben ise amellerimle başbaşa.. Görevli hemşire amca işlem tamam diyor.Ben 5 dakikadan fazla sürdü diyorum.Hayır tam 5 dakika!..Ben 5 dakikaya neler sığdırdım diyorum içimden.Aslında hayatta bu kadar kısa bakmasını bilene..
*********
Hastane Ana girişi
Bu fotoğraf bugün Devlet Hastanesi ana giriş kapısında çekildi.Bu manzara beni çok üzdü. Sigara hiçbir yere ve hiç kimseye yakışmıyor.
*********
TV’de bir reklam
Tv'de reklam..Bir genç telefon almaya geliyor. Satıcı bir alana bir bedava diyor.Yanında kız arkadaşı var.O'na daha önce almış..Bu defa iki telefon olunca bir kız arkadaş daha bulmalıyım diyor.
İslami değerler nerede... RTÜK nerede..
İffet, namus, ahlak çaktırmadan elden gidiyor.
Biz ne yapıyoruz? Sadece bir hiç..
***********
Güya Aile filmi
Geçenlerde Kilis'in en işlek caddelerinden birinde yürürken önümde yürüyen iki genç kızın birisi diğerine ahlak yoksunu erkeklerin yaptığı en galiz küfür sözlerinden birisini söyledi. Ne kadar üzüldüğümü anlatamam.
Kilis'te ve tüm Türkiye'de vizyona giren Lohusa isimli( güya aile filminde) başrol oyuncusu kadın ve diğer sanatçı geçinenler bu galiz küfrü açıkça hiç kısaltmadan aynen söylüyormuş.
Duyunca inanamadım.Bir süre kime kızacağımı düşündüm.Bu alçaklar bu cesareti kimden ve nereden alıyorlar dedim içimden.
Nerede sivil toplum örgütleri,nerede milliyetçi, muhafazakar, Atatürkçü laik,solcu partiler?
Bu çukur,terbiyesiz,ne idüğü belirsiz sanatçı bozuntularına hadlerini kim bildirecek?
Sinema Denetleme Kurulu nerede? RTÜK nerede? Milletin vekilleri nerede?
Nesil elden gidiyor diye kıvranıp duruyoruz. Neslimizi kim bozuyor?
Çirkef dizilerle, adice çevrilmiş filmlerle özgürlüğü kötüye kullanan art niyetli insanlar.
Vah bize. Yazıklar olsun bizim gibi Müslümanlara..