KİLİS'TE TEVHİD ÇEKME GELENEĞİ
- 29-04-2022 12:31
- 29-04-2022 12:32
- 2181
KİLİS'TE TEVHİD ÇEKME GELENEĞİ
Ölüm her canlı için kaçınılmaz bir gerçektir.İnsan doğar,yaşar ve ölür.Ama her şey bitmez.Hem kendisi,hem geride kalanlar için.
Vefat eden bir kimse için defin işleminden sonra genellikle camide olmak üzere ruhuna ithafen 70 bin Kelime-i Tevhid çekilir.Vefatın ardından Pazartesi ve Cuma gecelerine denk getirilen tevhid-i şerifi, camide imam çektirir.Yatsı namazı sonrası cemaatin sesli olarak katıldığı bu törende "Lailahe illallah" zikri söylenir.Katılan cemaatin sayısı tahmin edilir ve sayının 70 bine tamamlanması hedeflenir. Sözgelimi camide 100 kişi bulunuyorsa 7 tesbih yeterlidir.Her tesbihten sonra imam efendi yüksek sesle "Muhammedür-resullullah.Es-sadik-ul va'dul emin." diyerek kısa bir ara verir.70 bin tesbih tamamlanınca "El-evvelu Allah, El -Ahirü Allah, Ez--zahiru Allah, El-Batınu Allah"diyerek "Allah" Lafza-i Celal'ini zikretmeye başlar.100 defa "Allah" dedikten sonra "Allahu Ekber,Allahu Ekber Lailahe illallah vallahu Ekber Allahu Ekber ve lillahil hamd" diyerek tevhid çekme zikri sona erer.Akabinde bir Aşr-ı Şerif okunur ve dua edilir. Bazen ölümü hatırlatan ilahi veya kaside okunur.Duada vefat edenin ve bütün geçmişlerin ruhuna hasıl olan sevap hediye edilir.Bu arada cemaate gül suyu ve paketli şeker veya lokum ikramında bulunulur.(Daha önceleri paketlenmiş kurabiye dağıtılırdı.)
Camiden çıkan cemaat avluda,vefat eden kimsenin yakınlarına "Allah rahmet eylesin, Allah kabul eylesin."şeklindeki dua ve temennilerle yeniden taziyelerini sunarlar.
Cenaze yakınları tören sonrası taziye mekanına geçerler.Kur'an-ı Kerim okunur ve yine dua edilir. Son defa taziye yapılarak,acıları paylaşılır.
Kilis'te çekilen tevhid'in ne zamandan beri uygulanageldiğini bilmiyoruz .Dini dayanağı da sağlam rivayetlere dayanmıyor.Ancak geçmiş alimler bu şekilde yapılan zikrin sevabıyla mevtanın günahlarının bağışlanacağı ümidini taşıyarak bu merasimi icra etmiş olabilirler.
Her şeye rağmen bir araya gelmek, zikir yapmak,ölümü düşünmek,hayır ve hasenatta bulunmak, insanların acılarını paylaşmak insanî ve İslami bir duygu olsa gerektir.
Cahit Faruk İslamoğlu