BELDEN AŞAĞI SİYASET ve GÜVEN
- 03-03-2007 12:35
- 12-01-2022 12:37
- 1694
Kilis’te havaların ısınmasıyla birlikte siyasette de havalar ısınmaya başladı.Adaylar birbirlerine karşı çamur at yapışmazsa izi kalsın mantığıyla olsa gerek çeşitli iddialarda bulunuyorlar.Tabiî ki zanlı durumuna sokulan kişilerde Hz. Eyüp değil.Dolayısıyla cevap verirken aşağılayıcı,insan onuruna yakışmayan,hatta hakarete varan sözlerle cevaplar verebiliyorlar.Böylece Kilis siyasetinde kötü örnekler ortaya konularak seviyenin düşmesine yol açılıyor..
Bence ortaya bir ilke koymak gerek. Belden aşağı vurularak siyaset yapılmamalı. Çünkü belden aşağı siyasette ölçü olmaz, yani ölçü kaçar, sonrası malum. Böyle bir siyaset anlayışı toplum tarafından asla kabul görmez ve ibre tersine dönerek sadece kendinize zarar verebilirsiniz bu bir.İkincisi karşıyı mağdur durumuna düşürürsünüz buda bizim ülkemizde ters teper .Bir üçüncüsü de var ki bu en tehlikelisi bu da toplumun siyasetten soğumasına, temiz ve ilkeli kişilerin siyaset yapmasına engel olur.
Böyle bir siyaset anlayışı sergileyerek toplumun önüne çıkan insanlar topluma güven vermezler. Hani Bosh’un ünlü bir sözü vardı ya ‘’insanların güvenini kaybetmektense para kaybetmeyi tercih ederim’’ diyordu. Güven unsuru siyasetin olmazsa olmazıdır bunu kaybeden siyasetçilerin ne duruma geldiklerini
hep birlikte görüyoruz. Gerçi bu sadece Kilisin sorunu değil. Ne yazık ki genellikle ülkemizde de durum farklılık arz etmiyor..
Doğrusu Adaylar ve partiler kendi başkalarının eksileri üzerimden siyaset yapacaklarına kendi artılarını, proğramlarını ve vaadlerini ortaya koyarak seçmene kendilerini anlatmalıdır. iktidar olurlarsa neler yapacaklarını nelerin önüne geçeceklerini,olmazsa olmazlarını, ilkelerini ortaya koymalılar.
Ayrıca seçmenin güvenini kaybettiren çok önemli bir unsur ise bazı partilerin ve adayların vaadlarındaki ciddi açmazlar. Ayağı yere basmayan söylemler,yerine getirilmesi mümkün olmayan sözler,hatta yalan olduğu herkese malum olan vaadler var.Seçmen bunları ya küçümseyerek yada bıyık altında gülerek izliyor.Yok mazot 1 ytl olacak,yok herkese 500 ytl maaş,yok doğum yapan her anaya 15 000 ytl ikramiye gibi söylemler.
Seçmen bunları ne kadar ciddiye aldığını hamilelik süresini de3 aya indireceklermiş diyerek tii ye alıyor. Yazık gerçekten çok yazık.yetmişli yılların yalan ve aldatma usulüne dayalı siyaset anlayışından ne zaman vazgeçeceğiz.Meşhur 3 anahtarımı dersiniz, taksime cami yaptıracaklarını söyleyenlerimi dersiniz, oxfordu urfaya getirenlerimi dersiniz bana oy verirseniz köyümüze liman yaptıracağım diyenlerimi dersiniz.daha neler neler.
Bana göre seçmen artık uyandı.Gerek televizyonların heryerdeki hakimiyeti gerekse uydu kanallarından yapılan yayınlar ve gazetelerde hergün yapılan haberler. Herkesin hemen her şeyden haberdar olduğu, yapılan yorumların dikkatlice izlendiği ve hepsini kıyaslama imkanı bulduğu bir toplumda insanlar kolayca bunlara inanmaz
Dolayısıyla; adaylar eğri otursalarda doğru konuşmalı, .temiz siyaset ve temiz siyasetçi profili çizebilmeli ve topluma güzel örnek olmalıdır yalan söz ve vaatten kaçınmalı,mesnetsiz ,dayanaksız ve sağlam bilgiye dayanmayan sadece dedikodu ve gazete haberlerine dayandırılan suçlama ve iftiradan kaçınmalıdır Çünkü mecellede bir kural vardır,ispat müddeiye aittir.yani ispat iddaa edene düşer.Yani suç ispat edilmediği sürece zanlı masumdur.tüm bu saydığım ilkelere aykırı davranışların memleketimize verebileceği zararın hesabını çocuklarımıza veremeyiz vesselam.
Necmettin ŞEKEROĞLU