Yapılan yatırımlar ve gelişmelerle birlikte Türkiye’de rüzgar enerjisinin elektrik üretimindeki payı yüzde 8'i geçti.
İSTANBUL (İGFA) - Yaşanan iklimsel değişiklikler ve ekonomik sorunlarla birlikte geleceğe temiz bir çevre bırakma anlayışı, yenilenebilir enerji kaynaklarına ihtiyacı daha da artırıyor. Türkiye’nin, elektrik ihtiyacının yüzde 8,44’ünü sahip olduğu 3 bin 351 adet rüzgar türbininden elde ettiğini hatırlatan Ülke Enerji Genel Müdürü Ali Aydın’a göre, rüzgar enerjisinde Türkiye’yi hareketli ve rüzgarlı günler bekliyor.
EPİAŞ tarafından açıklanan ve Türkiye Rüzgar Enerjisi Birliği tarafından duyurulan verilere göre, Türkiye 2020 yılında elektrik üretiminin {5944c3d2ec0fc7a5ba07697d22c630df37a85d12370398cf844ca9266da3331a}8,44’ünü rüzgar enerjisinden karşıladı. Özellikle pandemi sürecinde fosil yakıtlardan sağlanan enerjinin üretiminde yaşanan sorunlar karşısında esen rüzgarın enerjisinden faydalanan Türkiye, COVID-19’un ilk pik noktasına ulaştığı Nisan ayında yüzde 10’un üzerinde elektrik üretimini rüzgar ile sağladı. Yıllardır yapılan yatırımların ve gelişmelerin meyvelerini tüm dünyanın enerji üretiminde zorlandığı bir süreçte toplamaya başladıklarını aktaran Genel Müdür Ali Aydın, her ne kadar türbinlerin komponent üretimlerinde ve tedariklerinde zorluklar yaşansa da kriz sürecini hem devletin hem de yatırımcıların destekleriyle verimli atlatılmaya çalışıldığının altını çizdi.
Rüzgar enerjisini elektriğe dönüştüren en önemli noktalardan birini rüzgar türbinlerinin oluşturduğuna dikkati çeken Aydın, "Yıllar içerisinde yapılan yatırımlar ve rüzgar enerjisine duyulan ihtiyaç ile sayıları artan rüzgar türbinlerinin geleceğini ise düzenli ve düzensiz bakımlar belirliyor. Kurulu olan ve üretime başlayan rüzgar türbinlerinde gözle görülen ya da görülmeyen birçok hasarın türbin ömrünü ve enerji üretimini etkiliyor" dedi.