YouTube kanalı aracılığıyla canlı olarak yayınlanan program Uzunkaya’nın, Rektör Karacoşkun'u tanıtıp program akışını sunmasıyla başladı. Programın devamında Rektör Karacoşkun, “olması gerektiği gibi istikrarlı bir şekilde böyle bir programı zihinlere ve gönüllere nakşederek uzun bir zamandır devam ettirdiği ve bu vesileyle pek çok değerli kişiyi dinleme fırsatı sunduğu için” programın yöneticisi Uzunkaya’ya teşekkür etti.
Uzunkaya, Rektör Karacoşkun'un “Şehirler Sesler Anlar” eserine atıfta bulunarak kitapta belirtilen “şiirin yüzlerce tanımının olabileceği ama şiirin özünde aşk olduğu” ifadelerinden yola çıkarak Prof. Dr. Mustafa Doğan Karacoşkun’a "Şiir nedir?" sorusunu yöneltti. Karacoşkun, aşk ile âşık olmadan gönlünüzde o muhabbet dolmadan şiir yazmanın zor olabileceğini söyleyerek, şiiri “şuurlu bir şekilde var olmak ve var olduğunun farkına varmak” ifadeleriyle tanımladı. Hayata sözle de sükûtla da tutunmanın mümkün olduğunu söyleyerek "Ama aslolan yaşamaktır yaşamış olmaktır, gönül dünyasını zengin tutmayı, derin tutmayı başarabilmektir." dedi.
Rektör Karacoşkun, şiir dünyasına girildiğinde, bireylerin kamuflajlarla sahte hayatlar sürdüğünü fark edeceklerini ama bunun yanında şiirin bireyleri kendileriyle buluşturan özüne kavuşturan önemli bir işlevinin olduğunu da belirtti.
Prof. Dr. Mustafa Doğan Karacoşkun'un “Ruhumun Gizeminde Yitik Şimdilerde Sevda” şiirini seslendirmesiyle devam eden programda Rektör Karacoşkun, Ahmet Yesevi'den Yunus Emre'ye kadar medeniyet değerlerimizi diri tutan şairlere ve şiirlerine ilkokul ve ortaokul öğretim programlarından başlanarak yer verilmesi, şairlerimizin belirlediği ahlak ve edep yolunu öğretebilmek için ders içeriği olarak öğrencilerimize kazandırılması gerektiğini vurguladı.
İzleyicilerin de yorumlarıyla katkıda bulunduğu programın sonunda Prof. Dr. Mustafa Doğan Karacoşkun, “Veda” şiirini okuduktan sonra, Cafer Uzunkaya da Rektör Karacoşkun’a ait, “Bir Dostluk Manifestosu" adlı şiiri okudu. Program, Uzunkaya’nın katılımlarından dolayı Rektör Karacoşkun'a teşekkür etmesi ve Prof. Dr. Mustafa Doğan Karacoşkun’un da böyle bir programı hazırlayıp sunduğu için Uzunkaya’ya teşekkür etmesiyle son buldu.