Kilis'te ADD ve CHP'den alternatif çelenk sunma töreni

Kilis'te ADD ve CHP'den alternatif çelenk sunma töreni

19 Mayıs Atatürk'ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı nedeniyle Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD) ile Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Kilis İl Başkanlığı tarafından Cumhuriyet Meydanında alternatif çelenk sunma töreni düzenlendi.

Kilis'te ADD ve CHP'den alternatif çelenk sunma töreni

KİLİS

19 Mayıs Atatürk'ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı nedeniyle Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD) ile Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Kilis İl Başkanlığı tarafından Cumhuriyet Meydanında alternatif çelenk sunma töreni düzenlendi.

19 Mayıs Atatürk'ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı nedeniyle ADD ile CHP 12.00'de Cumhuriyet Anıtı'na çelenk sunarak İstiklal Marşı okudu. Çelenk koyma törenine CHP Kilis İl Başkanı Mehmet Akif Perker, CHP Kilis Merkez İlçe Başkanı Amet Geloğlu, CHP Kilis İl Gençlik Kolları Başkanı  Emre Gündüz ile ADD Kilis Şube Başkanı Mehtap Okatan ve partililer katıldı.

Törende konuşan CHP Kilis İl Gençlik Kolları Başkanı  Emre Gündüz ‘’ Saygıdeğer Cumhuriyet Halk Partisi Kilis İl Örgütüm ve bugünün özel sahipleri Genç Kardeşlerim!

Bugün 19 Mayıs 2022. Atatürk’ü anma, Gençlik ve spor bayramı. Konuşmama başlamadan önce tüm gençlerimizin bayramını kutluyorum.

Kurtuluş meşalesinin yakıldığı, kurtuluş örgütlenmesinin ilk hamlesinin yapıldığı, o özel günün üzerinden tam 103 yıl geçti. Memleketin dört bir yanı harap ve bitap düşmüşken, memleketin kurtulacağına inanmış bir önder ve onun inanmış arkadaşları vatanın krtitik noktalarında kritik büyük propagandalar yapmak üzere bir araya gelip şehir şehir dolaşmışlar ve el ele verip neler yapabiliriz deyip bir devrim gerçekleştirmeyi başardıkları gibi bütün dünyayı da karşılarına alıp önlerine katmışlardır.

 Kimilerince gerçekleştirilmesi imkansız olan bir Cumhuriyet hayalini adım adım hayalden gerçeğe taşıyan ulu önderi anma günüdür bugün. Atatürk’ün aklındaki kurtuluş ve bu kurtuluşun gerçeğe dönüşmesi olayı, atalarımız için çok emek ve çok kanla mümkün olmuştur. Egemenliğimizi kazandıktan sonra tesis edilen Cumhuriyet ve akabinde yapılan devrimler, yıllar boyu geliştirilmeye ve büyümeye ihtiyaç duyan bir sistem yaratmıştır.Savaştan çıkan milletimiz, birçok devrimle bir anda tüm dünyadan önce kritik kararlar alıp, atmış olduğu ekonomik adımlarla da ileri doğru kendisinden beklenenin aksine, hızlıca fabrikalar kurup ekonomik anlamda da hızlıca toparlanıp büyümeye başlamıştır. Gençler ise bu sistemin her zaman lokomotifi olarak gösterilmiştir. Bu yüzden ileri görüşlü  Gazi Mustafa Kemal, bu özel kurtuluş gününü gençlere armağan etmiştir.

Ayrıca bir dipnot vermek istiyorum. 1981 yılına kadar sadece Gençlik ve Spor Bayramı olarak kutlanan bu bayram, Atatürk yılı kabul ve ilan edilen 1981’de dönemin Cumhurbaşkanı Kenan Evren tarafından yapılan değişiklikle “ Atatürk’ü Anma gençlik ve spor bayramı” adını almıştır. Atatürk’ü özellikle bu tarz özel günlerde anmak ve geçmişi, hatta o günü ve memleketimizin içinde bulunduğu o günleri en azından aklımızda canlandırıp hep birlikte sinerji yaratmak, onu yüreğimizde hissetmek bizler için çok ama çok anlamlı. Biz gençlerin üzerine düşen ise ülkemizin nereden nereye ne şartlarda ne zorluklarla ne pahasına geldiğini anlayıp meşaleyi her zaman için ileriye taşımaktır. O zor günlerde memleketin dört bir tarafı kuşatıldığında nasıl el ele verip bir şeyler başarıldıysa, bu gün de ülkemizin geleceği için artık konfor alanlarımızdan çıkmalı ve ülkemizin muasır medeniyetler seviyesine kavuşması ve o seviyede kalabilmesi için, geleceğimiz için kendimizde sorumluluk hissedip sorumluluk almalı ve bu sorumluluğun altından kalkmak için elimizden geleni yapmalıyız.O zor günlerde atalarımızın sarfettiği eforu düşünüp bu günlerde biz de atalarımıza yakışır bir kuşak olmalıyız. 

Genç Kardeşlerim !

Sözlerimi 19 Mayıs’ta kurtuluş örgütlenmesinin ilk adımını atan ve bu özel günü bizlere armağan eden ulu önder Atatürk’ün bizlere seslendiği Gençliğe Hitabesiyle noktalamak istiyorum.

Ey Türk Gençliği!

Birinci vazifen, Türk istiklâlini, Türk Cumhuriyeti'ni, ilelebet muhafaza ve müdafaa etmektir.

Mevcudiyetinin ve istikbalinin yegâne temeli budur. Bu temel senin en kıymetli hazinendir. İstikbalde dahi seni bu hazineden mahrum etmek isteyecek, dahili ve harici bedhahların olacaktır. Bir gün, istiklâl ve cumhuriyeti müdafaa mecburiyetine düşersen, vazifeye atılmak için, içinde bulunacağın vaziyetin imkân ve şeraitini düşünmeyeceksin! Bu imkân ve şerait, çok namüsait bir mahiyette tezahür edebilir. İstiklâl ve cumhuriyetinekasdedecek düşmanlar, bütün dünyada emsali görülmemiş bir galibiyetin mümessili olabilirler.

Cebren ve hile ile aziz vatanın kaleleri zaptedilmiş, bütün tersanelerine girilmiş, bütün orduları dağıtılmış ve memleketin her köşesi bilfiil işgal edilmiş olabilir. Bütün bu şeraitten daha elim ve daha vahim olmak üzere, memleketin dahilinde, iktidara sahip olanlar gaflet ve dalâlet ve hatta hıyanet içinde bulunabilirler. Hatta bu iktidar sahipleri şahsi menfaatlerini, müstevlilerin siyasi emelleriyle tevhit edebilirler. Millet, fakr-ü zaruret içinde harap ve bitap düşmüş olabilir.

Ey Türk istikbalinin evladı! İşte, bu ahval ve şerait içinde dahi vazifen, Türk İstiklâl ve Cumhuriyeti'ni kurtarmaktır! Muhtaç olduğun kudret, damarlarındaki asil kanda mevcuttur!’’ diyerek sözlerine son verdi.

Haber : Şükrü UNCUOĞLU