Musa Bilir tarafından okunan Kur’an-ı Kerim Tilaveti ile başlayan programın açılışında konuşan Gaziantep Valisi Davut Gül, göç ne gelenlerin ne de misafir edenlerin bir tercihi olduğunu belirterek, bizler için göç bir insani mesele olduğunu ama göç edenler için ise bir güvenlik meselesi olduğunu söyledi. Gaziantep Valisi Gül, “İnanıyorum ki, bu çalışmayla birlikte hem tespit yapılır hem de çözüm önerisi olarak katkılar sunacak bir çalışma olur. Olayın insani, dini boyutlarının yanı sıra ekonomik ve sosyal boyutları var. Tek bir pencereden bakıldığında mutlaka doğru tespitler yapıyoruz ama bazen eksik tespitlerimiz olabiliyor. Eğitimden sağlığa, iş gücüne kadar olumlu ve olumsuz etkileri ortaya çıkıyor. Bunları en iyi akademisyenler veriye dayalı çalışmalarıyla değerlendirecektir” diye konuştu.
Konuşmasında terörle mücadeleye de değinen Vali Davut Gül, “Bizim terörle mücadelede başarımızın en önemli etkenlerinden bir tanesi sınır ötesinde terörle mücadele etmemiz, orda güvenli bölge oluşturmamız ve yaptığımız çalışmalardır. İkinci on yılda yapmamız gereken, daha güçlü bir Türkiye, kendi ayakları üzerinde duran bir Suriye, kardeşlik hukukunun daha da güçlendiği, yüzyıllarca bunun anlatılacağı bir ortamın oluşması lazım” şeklinde konuştu.
Rektör Prof. Dr. Arif Özaydın konuşmasında Gaziantep Üniversitesi olarak Süleyman Şah Kampüsünü kurmayı planladıklarını ve kuracakları kampüse Anadolu irfanını götürmek istediklerini söyledi. Prof. Dr. Özaydın, “Oranının insanları ve yerel meclisiyle görüştüm, Süleyman Şah Kampüsün kurulmasına destek veriyorlar. Suriye’de 3 fakültemiz ve meslek yüksekokulumuz var, bunlara ek oraya Mühendislik Fakültesini açarak Suriye’yi inşa edecek gençler yetiştirmek istiyoruz. Olgu olan göçü iyi yönetmek gerekiyor. Tüketen Suriyeli ’den, üreten Suriyeli ’ye geçişi sağlayabilirsek bu işi başarırız. Tüketmek yerine üretmeyi esas alındığında başarı gelir” ifadelerini kullandı.
Şahinbey Belediye Başkanı Mehmet Tahmazoğlu ise açılış konuşmasında göçün temel nedenlerine değinerek şunları söyledi:
“Düşmanlarını kendi içinde kırdırarak bertaraf etme, silah satma, göç vesilesiyle göçün gerçekleştiği ülkeleri ekonomi yapılarını bozma gibi birçok neden yatıyor. Türkiye, jeopolitik konumundan dolayı göçmenlerin göç ettiği bir ülke. Tarih boyunca millet olarak göçmenlere her zaman kucak açtık. İnsanın bu dünyadaki en büyük hakkı yaşamaktır. Yapılan savaşlar insanın yaşama hakkını elinden alıyor. Vatanından, bayrağından, doğduğu evden, ailesinden, işinden ayrılmasını mecbur kılıyor. İnsan hakları savunucuyuz diye geçinenler aslında bu işi planlayanlarıdır.”
Cihannüma Derneği Genel Başkanı Av. Rıza Yorulmaz da konuşmasında çalıştay hakkında bilgiler vererek şunları aktardı: “10 Yılı aşkın bir süredir muhatap olduğumuz, dünyanın en büyük olgularından biri olan Suriye’den göçü farklı boyutlarıyla ele alacağımız çalıştayımızı bu hadiseden en fazla etkilenen ilimiz Gaziantep’imizde yapıyoruz. Çalıştayımız için Türkiye’nin değişik yerlerinden akademisyenler, sivil toplum kuruluş temsilcileri ve konuyla ilgili uzman kişilerden oluşan yaklaşık 100 kişi bir araya geldi. Mesele ele alındıktan sonra sonuç raporu kamuoyuyla paylaşılacaktır.”
