Ömer Yabancı "’240 saatlik seminer videosu izlemeyle, ezberle öğretmenlerimizi uzman yapamazsınız!"
Kilis
2019 yerel seçimlerde Milliyetçi Hareket Partisi Kilis Belediye Başkan Adayı olan Alp Yapı Yönetim kurulu Başkanı Ömer Yabancı yaptığı açıklamada‘’240 saatlik seminer videosu izlemeyle, ezberle öğretmenlerimizi uzman yapamazsınız, uzmanlık öğrencinin yüreğine dokunabilmeyle başlar’’ dedi.
Ömer Yabancı yaptığı açıklamada;
"Öğretmenlik bir saygınlığı itibarı olan, gönül işidir. Aslında iş değil gerçekten bir aşktır. Öğretmenlik ders anlatmak, dikkatleri 40 dakika canlı tutmak, yeterli olmak, kendini sürekli geliştirmek, üretmek, gerektiğinde ana-baba gibi çocuklarımızın dertleriyle hemhal olmak, anlamaya çalışmak, her çocuğun özel olduğunu bilmek, bir yüreğin acısını duyabilmek, bir Can’a dokunabilmektir.
İşte bunları yapabilmeyle başlar öğretmenlerimizin uzmanlığı ve tecrübelerle devam eder. Öğretmenlik Meslek Kanunu uzman/başöğretmen sınavıyla beraber öğretmenlerimizi tekdüze devam eden, öğretmenlik mesleğine hiçbir katkısı olmayan 240 saatlik seminer videolarına ve sınavı geçmek için bunları ezberlemeye mecbur bırakmıştır. Video izlemeyle uzman olunmaz. Bu iş, unvana tabi olacak, kariyer basamaklarına ayırılacak bir iş değil. Bu kavramlar bir an önce kaldırılmalı, sınav neticesine göre değil de meslekteki kıdeme göre öğretmen maaşları artırılmalı , öğretmenlerimize hak ettiği itibar ve güven artık verilmelidir. Tüm öğretmenlerimizin tek istediği mesleğini onuruyla icra edip insanca yaşayabilmek. Bin lira ya da iki bin lira için verilen bu sıkıntı, bu eziyet öğretmenlerimize reva değil.
Kaldı ki tüm öğretmenlerimiz kanunen zaten uzmandır.( 1739 sayılı Milli Eğitim Temel Kanununun 43. Maddesine göre öğretmnlik özel bir ihtisas yani uzmanlık alanıdır.) Uzman olan öğretmene sınavla uzmanlık vermek, öğretmenlik mesleğini itibarsızlaştırmaktan başka bir şey değildir.
Bu sınav öğretmenlerimiz arasında ayrım yapacak, onların saygınlığını zedeleyecek bir düzenlemedir... Ücretli öğretmen, aday öğretmen, sözleşmeli öğretmen, kadrolu öğretmen ayrımına bir de uzman öğretmen, başöğretmen unvanları eklenerek 'daha iyi öğretmen', 'daha kötü öğretmen' ayrımları öğretmenlerimizi daha da üzecektir.
Öğretmenlik meslek kanunu yeniden düzenlenmeli, öğretmenin saygınlığını korunmalı, öğretmene engel çıkarmak yerine öğretmenlerimizin hakları bütüncül bir şekilde iyileştirip korunmalıdır.
Kanun kapsamında aday öğretmen, ücretli öğretmen, sözleşmeli öğretmen gibi öğretmenlik onurunu zedeleyen hükümlerde bir değişiklik olmamıştır, öğretmen istihdamında zorluk çekilen bölgelere öğretmenleri teşvik edecek herhangi bir süreç başlatılmamış, özel sektörde çalışan öğretmenler öğretmen yerine konulmamış, haklarında herhangi bir iyileştirme çalışması yapılmamıştır.
Yine öğretmene şiddeti önleyecek ciddi bir yaptırıma yer verilmemiştir. Onun yerine öğretmenlerimizi itibarsızlaştıracak, rencide edecek sınav sistemi getirilmiştir. Sınavda başarılı olan öğretmene” iyi öğretmen”, sınavı kazanamayan öğretmene ise “kötü öğretmen” denilip öğretmenlerimiz gözden düşürülecektir. Böylece kariyer basamakları üzerinden 'nitelikli öğretmen-niteliksiz öğretmen' algısı yaratılarak mesleğin saygınlığı yok edilecektir.
Öğretmenlik Meslek Kanunu bunları yapmamalı, öğretmenin mesleki onurunu koruyup, öğretmene ekonomik, özlük, sosyal, mesleki hakları sınavsız vermeli, öğretmene eziyet kanununa dönüştürülmemelidir. Kanun üzerinde derhal düzenleme yapılmalı, kariyer sınavları kaldırılıp, kariyer basamaklarında kıdem esas alınmalıdır. Ekonomik krizin de etkisiyle ekonomik güçlüklerle karşı karşıya kalan öğretmenlerimizin özlük ve mali hakları sınava bağlı olmamalıdır.
MEB öğretmenlerimize engeller çıkarmak yerine öğretmenlerimizin meslek haklarını vermelidir, onlara kendilerini geliştirecek yeni imkanlar sunmalıdır" dedi.